Toplum olarak samimiyetimizi ve sevgimizi temas
yoluyla göstermek (tokalaşmak, sarılmak, öpmek) oldukça yaygın bir durumdur.
Ancak bazı durumlarda sınırların bilinmesi ve ona göre hareket edilmesi
gerekmektedir. Özellikle çocukları onlardan izin
almadan öpmek, dokunmak, ‘’Beni bir
kere öpersen sana şeker alacağım, hadi git amcanın kucağına oturuver’’ gibi
davranışlar ve söylemler çocukların mahremiyeti kavramasını zorlaştırmakta,
istismar ile sevgi gösterisini ayırt edememeye neden olmaktadır.
Mahremiyet eğitimi, çocuklara ve ergenlere kendisi
veya karşı cinsin özellikleri hakkında bilgi sahibi olma, cinsiyete ilişkin
rolleri anlama ve kabul etmeyi kapsar. (Diler,2014). Çocuğun mahremiyet ile ilgili kavramları evde ailesinden
öğrenmesi önemlidir. Aile çocuğun güvenli limanı olmalıdır, doğru bilgiyi doğru
şekilde ifade eden ve eğer istemediği bir durum gerçekleşirse yardım isteyeceği
ilk yer haline gelmelidir.
Cinsel istismar olgusunun önleme ve tedavi edilmesi
hususunda mahremiyet eğitiminin hedefi, bireyin mahremiyetinin bireysel
sınırlarında kalması gerektiğini öğretmek ve cinsel eğilimlerinin seyircilik,
teşhircilik vs. gibi problemlere dönüşmeden diğer tutum ve tavırlarıyla
bütünlük arz edecek biçimde normal sınırlarında yaşamasını sağlamak olmalıdır.
Mahremiyet eğitiminin bu hedefi, sadece cinsel istismar olaylarının önüne
geçmekle sınırlı olmayıp, hayatın bütününü kuşatıcı bir yaklaşımla insanlığa
yakışan temel değerler merkezinde hayatı yaşamaya yöneliktir. (Güneş, 2017).
Mahremiyet Eğitiminin
Temelleri
Ø Yasaklar Üzerine Kurmamak:
Çocuklara veya ergenlere katı kurallar koymak, uyulmadığında yaptırım uygulamak
mahremiyet eğitimini kolaylaştırmaz aksine zorlaştırır. Özellikle yaş olarak
daha küçük çocukların (3-6) durumu yanlış anlamasına neden olabilir.
Ø Kişisel Sınırları Öğretmek:
Mahremiyet eğitiminin en temel ögesi sınırları öğretmektir. Hem kendi
sınırlarını hem başkalarının sınırlarını anlatmak gelişimin bir parçasıdır.
Çocuğa özel bölgeleri yaşına uygun bir
şekilde ifade edilmelidir. Çocuğu eğitmek adı altında hazır olmadığı
bilgiler sunulmamalıdır. Tuvalet, banyo gibi mekânlarla birlikte kıyafet
değiştirilen alanların özel olduğu ve bir başkasının buralara girmemesi
gerektiği konusundaki bilgiler, çocuklara mahremiyetle ilgili verilecek temel
eğitimdir. Bedenindeki özel bölgelere sadece ihtiyaç durumlarında (tuvalet,
banyo, kıyafet değiştirme vb) anne, nene, dadı gibi birincil bakım vericilerin
yaklaşabileceği 2 yaşından itibaren anlatılmalıdır. Yetişkinlerin, 4 yaşından
itibaren çocuğa dokunacağı durumlarda ona nedenini açıklayarak yaklaşması,
çocuğun kendi beden imgesinin oluşmasına yardımcı olur.
Eğer kendisi istemiyorsa kimsenin
ona dokunamayacağı böyle bir olay yaşanırsa doğrudan ebeveynlerine geleceği
ifade edilmelidir. Güven verici bir
tonla konuşulmalı, korku aşılanmamalıdır.
Çocuklar özellikle dış alanlarda
çıplak kalmamalı, giyinme ve mahremiyet ilişkisi neden ve sonuçlarıyla çocuğa
yaşına uygun bir dille anlatılmalıdır.
Sevgi Üzerine İnşa Etmek:Anne-babanın saygılı ve empatik tutumları, cinsel içerikli olmayan sevgi gösterileri, çocuklarda küçük yaşlardan itibaren ailenin bir sevgi birimi olduğu fikrini benimsemesine ve kişinin kendisine ait bir eşe sahip olmasının çok özel bir durum olduğunu kavramasına ortam hazırlayacaktır. (Güneş,2017).
Ø İzin Alma: Mahremiyet
eğitimi kapsamında çocuklara, evlere ve özel odalara girerken kapı çalma ve
izin alarak girme eğitimi vermek gerekir. Aynı şekilde çocuğun odasına kapıyı
çalarak girme, eşyasını alırken izin istemek de sınırların pekişmesine yardımcı
olacaktır. Çocuk bu sayede izinsiz yapılan eylemler karşısında tepki
gösterebilir.
Ø Çocuğun Cinsel İçerikli Sorularını
Gelişimine Uygun Olarak Cevaplamak:Çocukların bu tür
soruları esnasında atılacak ilk adım, çocuğun ne öğrenmek istediğinin
belirlenmesidir. Bunun en basit yolu ise, bu sorunun cevabının ne olabileceğini
tekrar ona sormaktır. Böylece çocuğun verdiği cevaptan neleri yanlış anladığı
kolayca tespit edilir. Verilecek cevap ise bu doğrultuda bilgilerle
desteklenerek çocuğa iletilir. (Güneş, 2017). Cevaplar çocuğun yaşı ve kavrama
kapasitesine uygun olmalıdır. Cinsel içerikli konuları doğru bir şekilde
aileden öğrenmek güven ebeveyn – çocuk arasındaki güveni pekiştirir.
Ø Cinsel İçerikli Şakalar: Toplumumuzda özellikle erkek çocukları üzerinden yapılan cinsel organ temalı şakalar çocukları olumsuz etkileyebilir.Çocuklara ‘mahrem’ bölgeleri ile ilgili şaka yapmaktan ve onları teşhire teşvikten kaçınılmalıdır. Bu durum çocuğun hazır olmadan cinsellik ile ilgili bilgi edinmesine, cinsel organını istediği gibi sergilemenin doğru olduğu algısına kapılmasına neden olabilir.
Tüm bunların yanında bulunduğumuz çağ gereği kitle iletişim araçları çocuklar tarafından oldukça yaygın kullanılmaktadır. Çocukların izlediği şeyler, ziyaret ettiği siteler kontrol edilmelidir. Çoğu şeye erişimin bu kadar kolay olması çocukların yaşlarına uygun olmayan veya yanlış bilgiler edinmesine yol açmaktadır. Çocukları bir fanusta yetiştirip her şeyden koruyamayız ancak bazı tutumları öğretmek hem gelişimlerini olumlu etkilemekte hem de bedeniyle ilgili sınırları bilmesini sağlamaktadır. Çocukların kendi sınırlarını bilen ve başkalarının sınırlarına saygı gösteren bireyler olarak yetişmesi toplum yararına olacaktır.
Burcu Çiftçi
Kaynakça
Güneş, A. (2017). Cinsel istismar olgusu ve
mahremiyet eğitimi. İnsan ve Toplum, 7(2), 45.
Diler R. (2014). Mahremiyet Eğitimi ve Önemi.
GOPÜİFD, 2(1), 69-98
Yorumlar
Yorum Gönder