Ana içeriğe atla

Kayıtlar

2019 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Aldatma:Sadakat Kontratının Bozulması

ALDATMA “Sadakat kontratının bozulması ” Aldatma, ilişkiye en çok zarar veren,çift terapisinde çözümü en zor olan olaylardandır.Terapiye gelenlerin %50’sinde görülmektedir.1989’da 160 ülkede yapılan araştırmaya göre evliliğin bitmesinin ilk sebebidir.Peki ne aldatma sayılır? Aldatma genel başlık olarak iki ayrılır.   Cinsel aldatma   Duygusal aldatma Hem cinsel hem duygusal aldatmanın birlikte olması terapi için çözümü en zor olandır. Günümüzde bu iki aldatma türüne bir yenisi daha eklenmiştir. Sanal aldatma Sanal aldatma duygusal ya da cinsel şekilde olabilir.Sosyal medyanın yaygınlaşması ile ortaya çıkmıştır.Kişinin bunun aldatma olmadığına kendini ikna etmesi sayesinde diğer iki kategoriye göre daha kolay bir yöntemdir.Kişi kendini bu şekilde ikna ederek utanç duyguları bastırır.Kimler aldatır? Genel araştırmalara göre erkekler daha çok aldatıyor.Güncel çalışmalara göre ise genç yaş gruplarında kadın-erkek ayrımı yok.Günümüzde bu dengeye gelinmesinin

Bilinçdışına Açılan Kapı: RÜYA

Uzm. Dr. Sena Yenel, 9 Aralık Pazartesi günü gerçekleştirdiğimiz “Bilinç Dışına Açılan Kapı: Rüya” isimli etkinliğimizin ilk oturumunda bize Rüyanın Nörobiyolojisi” başlıklı öğretici ve keyifli bir konuşma yaptı. Konuşmanın detaylarına gelmeden, hocamızdan bahsetmek istiyorum öncelikle. İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun olduktan sonra Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’nde ihtisasını tamamladı. Şu anda Bezmialem Vakıf Üniversitesi’nde psikiyatri uzmanı olarak görev yapmaktadır. Hocamızın konuşmasına başlamadan söylediği sözle giriş yapalım: “Bildiğim tek şey, hiçbir şey bilmediğimdir.” Sokrates Üç başlıktan oluşan konuşmayı aşağıdaki gibi özetleyebiliriz: 1) Uyanıklıkta Beyin Uyanıklık halinde beynimiz durmaksızın çalışır. Vücudumuz herhangi bir eylemi gerçekleştirirken beynimizdeki birçok bölgeyi ortaklaşa kullanırız. Beyindeki her bölgenin gerçekleştirdiği özelleşmiş görevler vardır. Fakat her şeyi bir kenara bırakırsak; beyin, ağlar bütünüdür. H

10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü

Dünya İnsan Hakları Günü Tarihçesi İnsan hakları, insanlık tarihi kadar eskidir. İlk insan hakları düzenini oluşturan Sümerlerden günümüze dek tarihin her döneminde farklı şekillerde dile getirilmiş ve savunulmuştur. Devletler, 2. Dünya Savaşı'ndan sonra bireylere tanınan hak ve özgürlüklerin güvence altına alınması konusunda birleştiler ve bir bildirge yayınladılar. İnsan Hakları Bildirisi, 1948 yılının Haziran ayında, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komisyonu tarafından birçok aşamalardan geçerek hazırlandı. 10 Aralık 1948’de Genel Kurul’un Paris’te yapılan oturumunda kabul edildi. Yapılan oylamada 6 sosyalist ülke çekimser oy kullandı. Bildiri, Suudi Arabistan ve Güney Afrika Birliği’nin verdiği ‘hayır’ oyu ve çekimser ülkelerin dışında kalan tüm ülkelerin ‘evet’ oylarıyla da kabul edildi. Böylece Dünya İnsan Hakları Günü, İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin 1948’de Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda kabul edildiği gün olan 10 Aralık’ta kutlanmaya başlamıştır. Bütü

Ötekileştirmeden Eğitim

26 Kasım Salı günü Doç.Dr. Azize Nilgün Canel ve Uzman Psk.Dan. Tuna Şahsuvaroğlu hocalarımızla gerçekleştirdiğimiz “Ötekileştirmeden Eğitim” başlıklı interaktif sohbetimizi sizler için derledik. Keyifli okumalar dileriz. Tuna ve Nilgün hocamız sohbetlerine Aksaray’da otizmli çocuklara karşı velilerin gerçekleştirdiği eylemin asıl sebeplerini konuşarak başladılar. Bunun temel sebepleri arasında okuldaki öğretmen ve idarecilerin de etkisi olduğunu belirttiler. PDR bölümü öğrencilerinin lisans hayatlarında özel eğitime yönelik yeterli dersler almamalarına rağmen iş hayatlarında onlardan bu donanıma sahip olmalarının beklendiğini anlatarak bu çelişki üzerinde durdular. Nilgün H. : Özel eğitime ihtiyaç duyan çocuklar birlikte mi eğitim görmeliler? Tuna H. : Hayır, ülkemizde 1983 yılında “kaynaştırma” eğitim modeline geçildi. Ancak bu sistem ülkemizde tam olarak oturmadı. Kaynaştırma uygulaması hem farklı gelişim gösteren hem de normal gelişim gösteren çocuğa faydalıdır.

25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Dayanışma Günü

KADIN    Bugün, “25 Kasım Kadınlara Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası   Mücadele ve Dayanışma Günü” dolayısıyla sizlere günün anlam ve önemiyle ilgili bilgiler vermek ve de bu konudaki fikirlerimi paylaşmak istiyorum. 25 Kasım’ın geçmişten günümüze uzanan kanlı bir tarihi var :    25 Kasım 1960'ta Dominik Cumhuriyeti'nde diktatörlüğe karşı mücadele eden üç kız kardeş Patria, Minerva, Maria Mirabel'in cesetleri bir uçurumun dibinde bulundu. Mirabel kardeşlerin tecavüz edilerek vahşice öldürüldüğü ortaya çıktı ve onlar diktatörlüğe karşı mücadelenin sembolü oldu. Mirabel kardeşlerin öldürülmesinden sonra ertesi sabah gazetelerde bu ölümlerin bir kaza sonucu meydana geldiğini anlatan bir haber çıktı. Ama gerçek göründüğü gibi değildi. Mirabel kardeşler, ülkelerinde siyasal özgürlük için kararlılıkla mücadele ederek Latin Amerika'daki diktatör Rafael Leonidas Trujillo'ya meydan okudu. Bu yüzden diktatörlük tarafından zulme uğrayarak pek çok kez hapsedi

Machbeth

    Geçtiğimiz cumartesi günü, İstanbul Şehir Tiyatroları oyunlarına ev sahipliği yapan Kağıthane Sadabad Sahnesi’nde “Macbeth”i izleme fırsatım oldu. William Shakespeare’in tragedya türündeki bu oyununu izlerken neden yüzyıllar geçmesine rağmen halen sahnelendiğini daha iyi anladım. Çünkü Shakespeare Macbeth’te tüm insanlığın olumsuz bazı özelliklerini ele alıyor, evrensel bazı değerlerin yok oluşunu bizlere gösteriyor. Yükselme hırsı ve güç için…       Oyunu özetlemek gerekirse: Herkes tarafından iyi bir savaşçı ve iyi bir insan olarak bilinen Macbeth, savaş sonrası yurduna dönerken karşılaştığı cadılardan gelecekte kral olacağını öğrenir. Bu kehanet, Macbeth'in içindeki kötü tutkuları harekete geçirir ve sonunu hazırlar.    Oyunu izlediğim 75 dakikanın tümünde bana iyilik ve kötülük kavramlarını, kimin neye göre ve ne zaman iyi/kötü olduğunu sorgulatan bu tek perdelik oyunu özellikle de bizler gibi psikoloji, ruh sağlığı, eğitim gibi insana dokunan alanlarda çalışm

Kariyer Günleri - Mezunlar Geçidi

Psikoloji ve Gelişim Kulübü olarak 2019-2020 güz döneminin ilk etkinliğini, geçtiğimiz günlerde “Kariyer Günleri-Mezunlar Geçidi” adı altındaki programımızla gerçekleştirdik. Bu keyifli etkinlikte çok değerli hocalarımız bizleri kırmadılar ve bu güzel günü bizlerle paylaşarak şeref verdiler. Etkinliğimizde yer alan hocalarımızı s izlere tanıtmak ve  etkinliğimize katılamayan arkadaşlarımız için anlatılanları özetlemek isteriz.  Uzman Psikolojik Danışman Hakan Çetin  Yeşilay Eğitim Müdürü olan Hakan Çetin konuşmasına eğitim kavramı ile başladı. Eğitimin ihtiyaç analiziyle başladığının önemle altını çizdi. Eğitim yöneticiliği yaptığı için 21.yy’da işe alımlarda nelere dikkat edildiğini sırasıyla açıkladı. Takım çalışması  Problem çözme yeteneği Karar alma becerisi Yabancı dil  PDR'nin birden fazla sektöre hizmet vermesinin kariyer anlamında bir avantaj olduğunu vurguladı. Hem özel sektörde hem devlet sektöründe çalışan hocamız, özel sektörün kendimizi geliştirmek iç